Tarih: 26.04.2025 23:02
EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti Açılış Töreni renkli görüntülere sahne oldu
EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti Açılış Töreni renkli görüntülere sahne oldu. ‘Destanların Dansı’ gösterisi beğeni topladı.
Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) tarafından Erzurum’un "2025 Turizm Başkenti" ilan edildi. Açılış törenine Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala, Eski Başbakan ve Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Aksakallar Heyeti Başkanı Binali Yıldırım, EİT Genel Sekreteri Asad Majeed Khan, Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi ve Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ile milletvekilleri, yabancı misafirler katıldı. Erzurumlular’ın büyük ilgi gösterdiği törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bir video mesaj gönderdi. Buz Hokeyi Salonunda düzenlenen programda saygı duruşu bulunuldu, İstiklal Marşı’nın okundu ardından Erzurum Tanıtım Filmi’nin gösterimi yapıldı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Ekonomik İşbirliği Teşkilatının, ortak tarihi, kültürü ve geleceği paylaşan ülkelerin, refah ve dayanışma temelinde bir araya geldiği kıymetli bir iş birliği platformu olduğunu ifade ederek, "Türkiye, İran, Pakistan, Afganistan, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan ve Türkmenistan olmak üzere on ülkeden oluşan güçlü bir bölgesel dayanışma yapısıdır. Kuruluşunda yer aldığımız bu teşkilat, bugün geniş bir coğrafyada; ulaşımdan enerjiye, ticaretten eğitime, turizmden kültüre kadar birçok alanda ortak kalkınma hedefiyle çalışmaktadır. Türkiye, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın kurucu üyesi olmanın ötesinde, bugün teşkilatın etkinliğini ve vizyonunu güçlendiren öncü ülkeler arasında yer almaktadır. Kardeşlik bağlarımızı büyütmek, bölgesel refahı artırmak, milletimizin birikimini bu ortak zemine taşımak için EİT çatısı altında kararlılıkla yol alıyoruz" dedi.
"Erzurum 2025 yılında, sadece Türkiye’nin değil, bütün EİT coğrafyasının kültürel ve turistik zenginliklerini buluşturan bir merkez olacaktır"
Özbekistan’ın ev sahipliğinde düzenlenen 4. EİT Turizm Bakanları Toplantısı’nda Erzurum’un 2025 yılı için EİT Turizm Başkenti ilan edilmesinin bu çabaların doğrudan bir sonucu olduğunu anlatan Yılmaz, "Bu karar, Erzurum’un tarihi, kültürel ve doğal zenginliklerini bölgesel ve küresel ölçekte daha görünür kılmanın yanı sıra, EİT ülkeleri arasındaki dostluk ve dayanışma ruhuna da önemli bir katkı sunacaktır. İnşallah Erzurum 2025 yılında, sadece Türkiye’nin değil, bütün EİT coğrafyasının kültürel ve turistik zenginliklerini buluşturan bir merkez olacaktır. Türkiye 2024 itibarıyla 62 milyonu aşan turist sayısı, 61 milyar dolar turizm geliri ile dünyanın önde gelen turizm ülkelerinden biridir. Amacımız bu potansiyeli 12 aya ve tüm ülkeye yaymaktır. 2025 yılında 64 milyar dolara ulaşmasını beklediğimiz turizm gelirimiz, 2028 perspektifinde 100 milyar dolara ulaşacaktır. Erzurum gibi illerimizin bu sürece daha fazla katılımı ve bu şekilde refahını artırması son derece kıymetlidir. Erzurum, binlerce yıllık tarihiyle, stratejik konumuyla ve taşıdığı manayla Anadolu’nun vicdanıdır, omurgasıdır. Asırlar boyunca doğuyu batıya, kuzeyi güneye bağlayan yolların kavşağı olmuş; ticaretin, kültürün ve irfanın merkezi hâline gelmiştir. İpek Yolu’nun kalbinde yer alan bu kadim şehir, yalnızca kervanlara değil; ilme, hikmete, medeniyete de ev sahipliği yapmıştır. Ama Erzurum’u Erzurum yapan sadece bu değildir. Bu şehir, aynı zamanda milli mücadele ruhunun mayalandığı yerdir. 1919’da toplanan Erzurum Kongresi’nde, ’Vatan bir bütündür, parçalanamaz’ diyerek millet iradesi tarihe yazılmış; Anadolu’nun işgale teslim olmayacağı buradan dünyaya ilan edilmiştir. Nene Hatun, bu toprağın nasıl bir yürek taşıdığını göstermiştir. Ve işte bu şehir, asırlardır ’Dadaş’ kimliğiyle anılan bir duruşun, bir vakarın temsilcisidir. Dadaşlık; Erzurumlu’nun mertliğini, vatan sevgisini, adalet karşısındaki net duruşunu tarif eden köklü bir sosyal karakter ifadesidir. Bugün Erzurum, geçmişinden güç alarak geleceğe yürümektedir. Yenilenen altyapısı, genişleyen ulaşım ağı, üniversite kenti kimliği, gelişen sanayi profili ve dört mevsime yayılan turizm vizyonu ile Erzurum; sürdürülebilir kalkınma hedeflerini benimseyen, bölgesel refaha katkı sunmaya hazırlıklı bir şehir konumundadır" dedi.
"Enerji koridorlarının kavşak noktasında yer alması, şehrin jeopolitik önemini ve ekonomik potansiyelini artırmaktadır"
"Zengin doğal kaynakları ve genç, dinamik insan kaynağıyla Erzurum; yalnızca Türkiye için değil, aynı zamanda bölge ülkeleri açısından da dikkatle izlenen stratejik bir kalkınma odağı haline gelmektedir" ifadelerini kullanan Yılmaz, "Havalimanı, bölünmüş yol ağları ve devam eden hızlı tren yatırımları sayesinde erişilebilirlik kapasitesini önemli ölçüde artıran Erzurum, yatırımcılar ve girişimciler için güvenilir ve üretken bir ekosistem sunmaktadır. Erzurum, Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı (TANAP) ve Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) gibi uluslararası enerji projelerinin kritik geçiş noktalarından biri olarak stratejik bir konuma sahiptir. Enerji koridorlarının kavşak noktasında yer alması, şehrin jeopolitik önemini ve ekonomik potansiyelini artırmaktadır. Bu altyapılar sayesinde Erzurum, hem Türkiye’nin enerji arz güvenliğine hem de bölgesel iş birliğine güçlü katkılar vermektedir" diye konuştu.
Türkiye’de kış turizmi denildiğinde öne çıkan şehirlerden biri olan Erzurum’un Palandöken ve Konaklı gibi uluslararası standartlara sahip kayak merkezleriyle Dünya Kupası düzeyinde organizasyonlara ev sahipliği yapmaktığını belirten Yılmaz konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu yönüyle yalnızca fiziksel koşullarıyla değil, kurumsal kapasite ve organizasyonel yetkinliğiyle de öne çıkmaktadır. Öte yandan Erzurum’un turizm potansiyeli yalnızca kış aylarıyla sınırlı değildir. Tortum Şelalesi, Narman Peribacaları, Uzundere Vadisi ve Oltu çevresi gibi eşsiz doğal zenginlikler, yıl boyunca doğa turizmi, açık hava sporları ve alternatif etkinliklere elverişli altyapısıyla çok yönlü bir çekim merkezi oluşturmaktadır. 2024 yılında Erzurum’da geceleme sayısı 700 bin’e yaklaşmıştır, Yabancı turist sayısındaki artış oranı ise gözle görünür düzeydedir, Özellikle İran, Azerbaycan, Rusya, Almanya ve Körfez ülkelerinden gelen turist sayıları dikkat çekicidir. Eğitim ve gençlik alanında da Erzurum önemli bir konumda yer almaktadır. Türkiye’nin köklü yükseköğretim kurumlarından biri olan Atatürk Üniversitesi, yalnızca şehrin değil, aynı zamanda bölgenin bilimsel üretim ve düşünsel gelişim merkezi işlevini üstlenmektedir. Bu yetkinlikler Erzurum Teknik Üniversitesi ile pekiştirilmiştir. Bu potansiyeli destekleyen kurumsal yapılardan biri olan Erzurum ATA Teknokent; yenilikçiliği teşvik eden, AR-GE faaliyetlerini destekleyen ve üniversite-sanayi iş birliğini güçlendiren yapısıyla dikkat çekmektedir. Genç dostu yaşam alanları, spor ve kültür altyapısı, dijital olanakları ve girişimcilik destek mekanizmaları ile Erzurum; yalnızca tarihsel kimliğiyle değil, aynı zamanda vizyoner yaklaşımıyla da büyüyen, gelişen ve dönüşen bir şehrimiz. Gastronomi ise Erzurum’un imajında giderek büyüyen bir rol oynamaktadır. Cağ kebabı, kadayıf dolması ve ayran aşı gibi geleneksel tatların yanı sıra bu lezzetlerin modern sunumlarla farklı kitlelere ulaştırılması yönündeki girişimler de dikkat çekmektedir. Bu çok yönlü gelişim perspektifi, Erzurum’un "Türkiye Yüzyılı" vizyonu doğrultusunda; kalkınmada bütüncül, rekabette güçlü, kültürde özgün ve geleceğe yön veren bir şehir olma hedefini kararlılıkla sürdürdüğünü göstermektedir."
"Hedefimiz, şehirde toplam turist gecelemesini 1 milyonun üzerine çıkarmak ve yabancı turist oranını yüzde 25’in üzerine taşımaktır"
"EİT Turizm Başkenti unvanı kapsamında yürütülecek faaliyetler, Erzurum’un küresel ölçekteki görünürlüğünü ve kalkınma ivmesini destekleyecektir" diyen Yılmaz, "2025 yılı boyunca Erzurum, Turizm Başkenti unvanı kapsamında çok sayıda kültürel, sanatsal ve sportif etkinliğe ev sahipliği yapacak. Erzurum’un bu yıl aynı zamanda OECD tarafından Turizm Başkenti ve ACES EUROPE tarafından Avrupa Kış Sporları Başkenti ilan edilmesi de şehrimizin küresel ölçekte dikkat çeken bir merkez haline geldiğini teyit etmektedir. Kış oyunları, Dünya Snowboard Kupası, EİT Afet Tatbikatı, Erzurum Gastronomi Festivali, Uluslararası Bisiklet Turnuvası, Yaz Oyunları ve Kar Film Festivali gibi yıl boyunca çok sayıda organizasyon gerçekleşecek. Ata sporumuz ciritten geleneksel oyunlara, yerel mutfağımızı tanıtan gastronomi festivallerinden açık hava konserlerine, doğa yürüyüşlerinden sergilere kadar uzanan geniş bir yelpazede etkinlikler düzenlenecek olmasını takdirle karşılıyorum. Bu organizasyonlar, hem şehrimizde yaşayanları hem de Erzurum’u ziyaret eden misafirlerimizi, kadim kültürümüzle, coğrafyamızla ve sosyal hayatla buluşturacak. Her etkinlik, Erzurum’un sahip olduğu değerleri görünür kılarken, aynı zamanda şehir ekonomisine ve istihdamına da katkı sağlayacak. ’2025 EİT Turizm Başkenti’ unvanının kazandırdığı ivmeyle Erzurum için turizm hedeflerimizi daha da ileriye taşıdığımızı ifade etmek isterim. Hedefimiz, şehirde toplam turist gecelemesini 1 milyonun üzerine çıkarmak ve yabancı turist oranını yüzde 25’in üzerine taşımaktır. Yeni otel ve konaklama yatırımlarıyla hem istihdamı artırmayı hem de yatak kapasitesini genişletmeyi planlıyoruz. Kültür ve doğa turizmini destekleyen projelerle, yılın 12 ayına yayılan sürdürülebilir bir turizm anlayışını da güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Bu sürecin yıl boyunca devam edecek olması, Erzurum’un tanıtımına ivme kazandıracak ve uluslararası alanda bilinirliğini kalıcı hâle getirecektir. Elbette bunun geçici bir hareketlilikle sınırlı kalmaması, kalıcı projeler ve sürdürülebilir iş birlikleriyle desteklenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu anlayışla, Erzurum’un sahip olduğu zenginlikleri geleceğe taşıyacak her adımı destekliyor; şehrimizin Türkiye Yüzyılı vizyonuna yaraşır bir şekilde, kalıcı başarılar ve güçlü izler bırakacağına yürekten inanıyorum. Erzurum’un Turizm Başkenti unvanına hazırlanmasında önemli katkılar sunan Kültür ve Turizm Bakanlığımıza, Erzurum Valiliğimize, milletvekillerimize ve Erzurum Büyükşehir Belediyemize şükranlarımı sunuyorum. Sürece katkı sunan başta EİT üyesi ülkelerin değerli temsilcilerine teşekkür ediyor; 2025 Turizm Başkentliği unvanının Erzurum’a, bölgemize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.
"Erzurum, tarihi ve kültürel mirasını dünyaya tanıtma fırsatı buldu"
Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi de konuşmasında, "Doğu Anadolu’nun incisi, mülk-i İslam’ın kilidi, kadim şehir Erzurum’a hoş geldiniz. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı tarafından 2025 yılı Turizm Başkenti ilan edilen şehrimizde, sizleri ağırlamaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyor; her birinizi en kalbî duygularımla, saygı ve muhabbetle selamlıyorum. Erzurum; sayısız kahramanlığın otağı, istiklâl ve hürriyet uğruna verilen mücadelenin sarsılmaz sancağıdır. Türk tarihinin dönüm noktalarında her daim ön safta yer almış olan bu kutlu şehir, aziz milletimizin cesaretini, imanını ve diriliş ruhunu bağrında taşımaktadır. Bugün, Muhterem Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Ekonomik İşbirliği Teşkilatı tarafından 2025 Turizm Başkenti ünvanına layık görülen bu kutlu şehir; tarihi, kültürü, doğası ve vatansever Dadaşlarıyla, Türk milletinin kahramanlıkla yoğrulmuş ruhunu yaşatan müstesna bir diyardır. Nice zaferin ve bağımsızlık yürüyüşünün şahidi olan bu topraklar, bu vesileyle dünyaya tanıtılma imkânı bulmuştur. Cumhurbaşkanlığımızın Yüksek himayelerinde gerçekleşen bu anlamlı açılışın ilimiz ve ülkemiz adına hayırlara vesile olmasını diliyorum. Turizm artık sadece ekonomik bir faaliyet değil; aynı zamanda medeniyetlerin buluştuğu, kültürlerin kaynaştığı bir stratejik kalkınma alanıdır. Turizm; sağladığı ekonomik katkı, istihdam ve kültürel etkileşim ile ülkelerin kalkınmasında anahtar bir rol üstlenmektedir. Ülkemiz Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğinde, bu alanda küresel ölçekte örnek alınan bir başarı hikâyesi yazmaktadır. Erzurum da bu büyük kalkınma hamlesine Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 2025 Turizm Başkentliği ve Avrupa Kış Sporları Başkentliği ile güçlü bir katkı sunmaktadır. Bugün Erzurum’un, tarihi ve kültürel mirasını dünyaya tanıtma fırsatı bulduğu bu anlamlı ünvânın arkasında, şehrimize kazandırılan tüm yatırımların, projelerin ve eserlerin altında kararlı bir irade ve güçlü bir vizyon yer almaktadır. Bu vesileyle; şehrimize kazandırılan her eserin, her hizmetin altında yüksek iradeleri ve imzası bulunan, Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı arz ediyorum. Bu duygularla, Turizm Başkentliği açılış etkinliklerinin ilimiz ve ülkemiz için hayırlara vesile olmasını diliyor; programımıza katılarak bizleri onurlandıran başta Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız olmak üzere değerli Bakanlarımıza ve tüm misafirlerimize şükranlarımı sunuyor, hepinizi en kalbi duygularımla, saygı ve muhabbetle selamlıyorum" dedi.
"Biz bu şehirde yeni bir turizm vizyonu geliştiriyoruz"
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, "Bugün burada, dağların maviye çalan sisleriyle sarılmış, tarih boyunca ilimle, irfanla, kahramanlıkla anılmış bir şehirde; Erzurum’da, hep birlikte tarihi bir ana tanıklık ediyoruz. Bugün, sadece bir açılış töreni yapmıyoruz. Bugün, kadim bir şehrin sesini; doğunun kadirşinas selâmını; bir medeniyetin yeniden uyanışını EİT coğrafyasına duyuruyoruz" dedi.
Erzurum’un yalnızca Doğu’nun Başkenti değil, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Ülkeleri’nin de turizm başkenti olduğunu söyleyen Başkan Sekmen, "Bu şehir, sarkıtlar gibi inen taş duvarlı evleri, üç mevsimi aynı anda yaşatan iklimi ve asırlık camileriyle sadece bir mekan değil bir medeniyet katmanıdır. Erzurum, bir müzeye değil; yaşayan bir tarihe benzer. Sadece taşında değil, toprağında, havasında, insanının bakışında bir hikaye taşır. Ve biz bugün o hikâyeyi sınırlarımızın ötesine, kardeş ülkelerimize açıyoruz. EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti Açılış Töreni; birlikteliğin, kardeşliğin, kültürel bağların ve ekonomik kalkınmanın simgesidir. Bu yalnızca Erzurum’un değil, Pakistan’dan Tacikistan’a, Azerbaycan’dan İran’a, tüm kardeş ülkelerin bir araya gelerek attığı ortak bir adımdır. Bugün burada, Aras’ın serin sularından Fergana Vadisi’ne, Hazar’ın ötesinden Mezopotamya’ya uzanan gönül köprüsüne bir tuğla daha koyuyoruz" diye konuştu.
Erzurum’u turizmin başkenti yapan yalnızca dağları, ovaları, yaylaları olmadığını belirten Sekmen, "Erzurum’u eşsiz kılan, onun ruhudur. O ruh, Yakutiye Medresesi’nin sessizliğinde gezinir; Üç Kümbetler’in gölgesinde serinler; Palandöken’in yamaçlarında özgürce kanat çırpar. O ruh, misafire kahve ikram ederken gösterilen özenle, bir kış günü yoldan geçenin üzerine atılan paltoyla yaşar. Ve işte şimdi, bu ruhu EİT çatısı altındaki tüm ülkelerle paylaşma zamanı. Bu bir davettir: Sadece Erzurum’a değil; Anadolu’nun derinliklerine, yüzyılların geleneklerine, sofraların bereketine, halıların desenine, türkülerin tınısına yapılan bir çağrıdır. Bugün Erzurum artık sadece kayakla anılan bir kış şehri değil; sağlık turizminin, doğa turizminin, ekonomik ve sportif kalkınmanın, kültür rotalarının yeni cazibe merkezidir. Binlerce yıllık şifalı sularımız modern tesislerle buluşurken, yaylalarımız ekoturizmle nefes alıyor. Atlı sporlar, geleneksel oyunlar, yayla festivalleri, yöresel mutfağımız ve el sanatlarımız; yerel olanı evrenselleştiren bir bakışla sunuluyor artık. Bu unvan bizim için sadece bir onur değil, bir sorumluluktur. EİT çatısı altında turizmi kalkınmanın lokomotifi haline getirecek yeni modeller geliştirmek, bölgemizin kültürel zenginliğini ortak bir dilde anlatmak zorundayız. Bu şehir, yalnızca kendini değil, bütün kardeş ülkelerin turizm mirasını da taşıyabilecek güçte bir vitrindir. Erzurum’un tarihi sokaklarında yürüyen bir turist, aynı zamanda İpek Yolu’nun gölgesinde geçmişin izini sürecek; Cağ kebabının dumanı, tüm bölge mutfağının lezzetini ruhunda taşıyacak" dedi.
"Biz bu şehirde yeni bir turizm vizyonu geliştiriyoruz, kültürü merkeze alan, doğayı koruyan, yerel kalkınmayı önceleyen, dijitalleşmeden faydalanan; ama insani dokunuşu kaybetmeyen bir anlayışla" diyen Başkan Sekmen, "Akıllı şehir uygulamalarından tarihi kent dokusuna kadar her adımı bu vizyonla atıyoruz. Çünkü biz biliyoruz ki turizm, sadece ekonomik değil; toplumsal barışı, kültürel diyaloğu, gönül birliğini de besleyen bir damardır. Bu anlamda EİT ülkeleriyle kurulacak her ortaklık, yalnızca turist akışını değil; ortak tarih bilincimizi, kültürel dayanışmamızı, kardeşliğimizi de artıracaktır. Turizmi sadece gelir değil; medeniyet paylaşımı olarak görüyoruz. Bu şehirde gezilen her han, anlatılan her menkıbe, tadılan her lezzet; aramızdaki gönül bağını daha da kuvvetlendirecek. Ve şunu da belirtmeliyim ki: Bu unvanın bize kazandırdığı ivmeyi geçici değil; kalıcı bir kalkınma sürecine dönüştürmek için çalışacağız. Uluslararası etkinliklere ev sahipliği yapacağız, dijital tanıtım kampanyaları yürüteceğiz, EİT ülkeleriyle ortak turizm rotaları oluşturacağız. Her yıl on binlerce misafiri Erzurum’un kalbine davet edecek projelerle, bu açılışı kalıcı bir marka değerine dönüştüreceğiz. Bugün bu açılışla birlikte yalnızca bir unvanın değil, bir niyetin de altını çiziyoruz. Bu niyet: barış, kardeşlik, refah ve kültürel paylaşım niyetidir. Bu duygularla, Erzurum’un artık yalnızca Türkiye’nin değil; bölgesel bir kültür ve turizm merkezi olduğunu gururla ifade ediyorum" dedi.
"Destanların Dansı" gösterisine izleyenlerden tam not
Konuşmaların ardından Alagöz Kültür Sanat Merkezince hazırlanan ‘Destanların Dansı’ gösterisi sahnelendi, Tüm Türk halklarının Orta Asya’dan Çanakkale’ye uzanan geçmişini, kahramanlarını ve destanlarını dans, müzik ve tiyatro olarak sanatseverlerle buluşturan proje izleyenlerden tam not aldı.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —