Tarih: 14.05.2025 11:47
Erzurum Şehir Hastanesi bir ilk; teknoloji, hız ve tecrübe ile hayata tutundu
Erzurum Şehir Hastanesi’nde yapılan operasyonla; 59 yaşındaki Memet Dalmaz’ın beyin bölgesinde bulunan damar yumağı, kafatası açılarak yerinden alındı.
Yaklaşık 15 gün önce şiddetli baş ağrısı ve dönmesi ile hastaneye müracaat eden Memet Dalmaz’a beyin kanaması teşhisi konuldu. Yapılan tetkikler sonucu hastada halk arasında damar yumağı olarak bilinen arteriovenöz malformasyon olduğu tespit edildi. Erzurum Şehir Hastanesi Beyin Cerrahisi Kliniği doktorlarından Op. Dr. Eray Serhat Aktan ve ekibi kendilerine gelen hastada ortaya çıkan damar yumağını başarılı bir ameliyatla çıkarıldı. Hastada beyin kanaması olması yüzünden operasyon kasıktan müdahale şeklinde uygun görülmemesi üzerine 4-5 saat süren ameliyatta kafatası açılarak işlem yapıldı.
"Damar yumağı tamamen alındı"
Op. Dr. Eray Serhat Aktan, bundan 3 hafta öncesinde hastada ani şiddetli gelişen baş ağrısı, baş dönmesi ve bulantı şikâyeti ile Ağrı’da yapılan tetkiklerinde beyin kanaması tespit edildiğini ifade ederek, "Aynı merkezde yapılan anjiyografi işleminde hastanın sağ tarafında, beynin sağ tarafında, halk arasında damar yumağı olarak bilinen arteriovenöz malformasyon uyumlu lezyon saplanıyor. Bunun üzerine hastayı tarafımıza kabul ettik, yoğun bakım ünitemize aldık aldık. Hastanemizde 7-24 çalışan bir endovasküler ünitesi ve ameliyathanemiz bulunmakta. Bu ameliyathane ünitemizde hastamızı yoğun bakım aldıktan sonra 1-2 saat içerisinde yaptığımız bütün hazırlıklardan sonra hızlıca operasyonu hazırladık. Yaptığımız tetkiklerde bu damar yumağına yönelik endovasküler tedavinin yani kasıktan yapılacak olan girişimsel tedavinin uygun olmadığını gördük. Ve beyin kanaması olan hastada hızlıca hazırlıklarımızı yapıp ameliyathaneye aldık. Ortalama 4-5 saat süren bir operasyon Erzurum Şehir Hastanesi bir ilk;onla birlikte sağ tarafta kafatasını açıp beynin içerisindeki damar yumağını başarılı bir operasyona çıkarttık. Hastamızın ardından tomografisi çekildi. Beyin damar yumağının tamamen alındığı görüldü. Bundan sonrasında da hastamızı yoğun bakım ünitemize nörolojik olarak iyi bir şekilde aldık. Ortalama 2 hafta kadar yoğun bakım ünitemizde yattı. 1 hafta öncesine kadar servisimize çıkardık. Ve bundan dört gün önce de konsol bir endovasküler yola girerek tanısal bir anjiyografi, beyin anjiyografisi işlemini yaptık. Burada da tamamen o damar yumağının kapandığını gördük. Hastanemiz bünyesinde 7-24 çalışan bu ünitenin sayesinde başarılı olarak beyin kanamalarına ve gerek beyin kanamaları gerek beyin tümörleri olsun bütün tedavileri başarılı olarak uygulayabilmekteyiz" şeklinde konuştu.
"Teknolojik imkanların yüksek olması gerekiyor"
Aktan söz konusu operasyonun Erzurum Şehir Hastanesi’nde ilk kez gerçekleştiğini vurgulayarak, "Hastanın şu an sağlıklı ancak gereken zamanda, uygun zamanda ve uygun tedavi uygulanmadığı zaman bunların tekrardan kanama ihtimali çok yüksek ve bunlar sonucunda hastada görebileceğimiz nörolojik sıkıntılar, bir tarafta gelişebilecek kuvvet kaybı, konuşma bozukluğu, sara nöbeti, felç durumu gibi ciddi sıkıntılardan tutun da ölüme kadar giden ciddi geniş spektrumda büyük boyutlu bir hastalık aslında bu. Önemli olan burada erken tanıya gidip tedavisinde hızlıca büyük ve iyi bir merkezde geniş kapasitede tedavisini uygulamak. Tabii burada sadece bir cerrah değil bütün ekip, yoğun bakım ekibimiz olsun, anestezi ekibimiz olsun, hastanemizde destek veren sağ olsun, yönetimimiz olsun bunların sayesinde şu an bu ameliyatları burada yapabilmekteyiz. Damar yumağı genellikle arter ve ben dediğimiz yani atar damar ve toplar damarların bir beynin içerisinde olabiliyor, başka yerlerde de olabiliyor. Bir yumak haline gelip kanama odağı oluşturabilmesi patolojisi aslında. Biz genellikle bunları kanama anında görüyoruz çünkü öncesinde hastalar semptom vermiyor. Şikayeti olmadığı için, hastalar yapılan hiçbir tetkik olmadığı için bunları göremiyoruz. Bu çok çok nadir. Baş ağrısıyla hasta gidiyor. Ardından oradan bir MR çekildiği zaman görebiliyoruz. Ancak bu çok nadir. Genellikle hastaları kanadığı zaman almak zorunda kalıyoruz. Bu da bizim için büyük bir sıkıntı açıkçası. Ve bu hastaların genellikle %50’si kanama anında bile hayatını kaybederken geri kalan %50’sine biz ulaşabiliyoruz. Çok sık görülmemekle birlikte, anevrizma dediğimiz baloncuk kadar sık görülmemekle birlikte yine de azımsanamayacak sayıda bir insilansı var. Büyük merkezlerde yapılabilecek işlemler olduğu için ciddi anlamda endovasküler ünitesine ihtiyacımız bulunmakta. Teknolojik imkanların yüksek olması gerekiyor. Bunların içerisinde en önemlisi mikroskop belki de. Cerrahi ekibin dışında yoğun bakım hemşirelerinin ve yardımcı sağlık personelinin, anestezinin bu konuda çok iyi eğitilmiş olması lazım. Bizim anestezi uygulamalarımız da diğer anestezi uygulamalarından çok farklı. Hastanemizde de şehir hastanesi bünyesinde ilk defa bu ameliyatı yaptık" dedi.
Ameliyatının başarılı geçtiğini ve sıkıntılarından kurtulduğunu anlatan Memet Dalmaz, "Emeği geçen herkese ve hocalarımıza teşekkür ediyorum. Taburcu olduğum için çok mutluyum" şeklinde konuştu.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —