2023 yılının Haziran ayında Allah nasip ederse sandığa gideceğiz. Türk milletinin geleceği açısından, 2023 seçimleri büyük önem arz ediyor.
Son yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden bugüne ise derenin altından çok sular aktı. Başkan Erdoğan’ın karşısında en çok oyu alarak bir umut olan Muharrem İnce, seçim sonrası partisi ile yolları ayırdı ve kendi partisini kurdu. Yine uzun yıllar AK Parti’de Başbakanlık bakanlık yapan isimler kendi partileri ile boy göstermekte. Ülkücü camiadan ayrılanların yeni adresi olarak gösterilen İYİ Parti içerisinde de benzer bölünmeler yaşandı ve Ümit Özdağ Zafer Partisi’ni kurdu. Yine bu seçimlerde boy gösterecek partilerden biri de Milli Görüş hareketinin Lideri Merhum Necmettin Erbakan’ın oğlu Dr. Fatih Erbakan’ın kurduğu Yeniden Refah Partisi.
Seçim belli ki partiler arasında değil ittifaklar arasında geçecek. Bir tarafta AK Parti ve MHP’nin başını çektiği Cumhur ittifakı, diğer tarafta ise 6’lı masa olarak ifade edilen CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA ve Gelecek Partisi bulunuyor. Diğer kurulan irili ufaklı ittifaklar ise cabası…
Yapılan anketlere göre, seçim yarışı Cumhur ittifakı ile Millet ittifakı arasında geçecek. Seçim tarihi yaklaştıkça projeler açıklanmaya, vaatler havada uçmaya başladı bile. Parti liderleri arasındaki söylemler her geçen gün sertleşirken, saflar da git gide sıklaşıyor. Her iki ittifakın da kemik oyları var.
“Bugün seçim olsa oyunuzu kime verirsiniz” diye başlayan sokak röportajlarında halkın kahir ekseriyeti zamlardan ve hayat pahalılığından şikâyetçi. Adaletsizlikten, liyakatsizlikten, ayrımcılıktan yolsuzluktan ve israftan şikayet edenler de azımsanmayacak kadar çok.
Ancak İktidar kanadı, halkın bu şikâyetlerini çok iyi biliyor, ancak çözüm önerileri konusunda tutarsız söylemler içerisinde. Örneğin; Başkan Erdoğan’ın “yolsuzluğu da, yoksulluğu da, rüşveti de biz çözeriz” demesi, iktidarın çözeceğini vaat ettiği sorunları 20 yıldır çözmediğini göstermekte…
Popülist politikalar ve söylemler içerisinde olan iktidar kanadı, son dönemde seçim sonuçlarına etki edeceğini bildiği Z kuşağı üzerinde yani gençlere yönelik politikalar geliştirerek seçimi kazanmak istiyor. Son dönemde Başkan Erdoğan’ın gençlik buluşmaları bu gerçeği gözler önüne seriyor. İktidar bir taraftan yaptıklarını ve projelerini anlatıp oy isterken, diğer taraftan da tüm medya gücü ile millet ittifakını ağır eleştiri bombardımanına tutuyor.
Ancak iktidarın eli 2023 seçimlerinde yaşanan hayat pahalılığı nedeniyle zayıf. Muhalefete yönelik eleştiriler ve karalamalar halk nazarında pek fazla etki etmiyor. Halk geçim derdine düşmüş. Erdoğan’a olan sevgi ve güven artık eskisi gibi değil. Ortağı MHP ise yaşanan sıkıntıları görmezden gelerek sürekli saldırı halinde. MHP tutarlı ve gerçekçi politika izleyebilişeydi, iktidarın en büyük alternatifi olacaktı. Ama bu şansını yitirdi. Bu saatten sonra ya AK Parti ile kazanacak, ya da birlikte kaybedecekler.
Peki iktidar kanadında durum böyle iken Millet İttifakında durum nasıl derseniz. Millet ittifakı içerisinde aday konusu halen netleşmiş değil. Bu durumu iktidar kanadı tarafından çok iyi kullanıyor. İktidar medyasının 24 saat eleştirdiği ce aldı bombardımanına tuttuğu Millet İttifakı, her şeye rağmen halkın umudu olma konusunda gücünü koruyor. Millet ittifakının adayı belli olduktan sonra seçim yarışını kimin göğüsleyeceği daha da netleşecek.
Sosyal medyadan takip ettiğimiz sokak röportajlarında vatandaşlar, “seçimi kim kazanır” sorusuna ya Cumhur, ya da Millet ittifakı olarak cevap veriyor. Evet, seçimi iki ittifaktan biri kıl payı da olsa kazanacak. 4, belki 5 ittifak adayı ile seçime bağımsız girecek parti adaylarının gireceği seçim kesin olarak İkinci tura kalacak. Seçimde her iki ittifakın dışında kalacak partilerin oyları ise seçim sonucu belirleyecek. 2. Tura giderken hem Cumhur ittifakı, hem de Millet İttifakı, dışardan kalan partiler ile sıkı pazarlıklara girecek. Özellikle Cumhur ve Millet ittifakı dışında kalan partilerin oyları seçim sonucunu tayin edecek. HDP seçmeninin çok ciddi etkili olacağı seçim sonuçlarına etki edecek olan bir parti de Yeniden Refah Partisi.
Şuana kadar herhangi bir ittifakın içerisinde yer almayan Refah Partisi şayet bu stratejisini sürdürürse seçim sonucu yakından etkileyecektir diye düşünüyorum. Özellikle AK Parti iktidarından umudunu kesmiş olan milli görüşçü ve muhafazakâr seçmenin adresi, 2023 seçimlerinde kesinlikle Yeniden Refah Partisi olacak. Yine HDP içerisindeki muhafazakâr seçmenin de, 2023 yılındaki adresi bana göre Refah Partisi olacağı kanaatindeyim. Merhum Erbakan’ın Mili Görüşçülerin yuvası diye tabir ettiği ve yaşamı boyunca adres gösterdiği oy istediği Saadet Partisi ise maalesef CHP ile olan ittifakının gerekçelerini anlatmakta oldukça zorlanıyor. Bu seçimde Saadet Partisi belki oy oranını muhafaza edeceğini, ama üzerine çok fazla koyacağını düşünmüyorum.
Zira merhum Erbakan’a hayatta iken oy vermeyip tercihini AK Parti’den yana kullananlar ve kendilerini halen milli görüş çizgisinde kabul edenler, çok sevdikleri Erbakan Hoca’ya olan vefalarını Yeniden Refah Partisine oy vererek gösterecekler kanaatindeyim. İşte Refah Partisi’nin AK Parti’den alacağı oy oranı Cumhur ittifakının iktidarı kaybetmesine, dolayısıyla da Millet İttifakının kazanmasına vesile olacak. Bu benim görüşüm.
